© Kimse Duymasın 2020

İZMİR GELİNLİKTE FASON İŞ YAPMAK İSTEMİYOR

Gelinliğin başkenti olan İzmir'i, yabancı firmaların fason merkezi haline dönüştürmesi sektör temsilcilerini isyan ettirdi

Paris ve Milano gibi modanın kalbinin attığı Ülkelerle yarışan İzmir, gelinlikte Avrupa'nın merkezi olma yolunda hızla yol alıyor. Yaklaşık 1200 gelinlik firmasının bulunduğu İzmir, Avrupa, Kuzey Afrika ve Ortadoğu'nun 'gelinlik' gözdesi. Bu başarıyı İzmir'in seri Üretime yönelmiş olmasına bağlayan TÜrkiye Moda ve Hazır Giyim Federasyonu Danışma Kurulu Üyesi Nedim ÖrÜn Avrupa'ya açılan kapı konumundaki İzmir'in sanat değeri olan yÜksek katma değerli ÜrÜnlerle uğraştığını açıkladı. Yıllık 30 milyon doları bulan ihracat rakamıyla öne çıkan gelinlik sektörÜnde son gÜnlerde yaşanan 'fason' tartışması, sektörÜ olumsuz etkileyecek gibi gözÜkÜyor. Avrupalı firmaların ortaklık kurduğu İzmirli firmalara koleksiyonlarını diktirmesi bu endişeyi alevlendiren etmenlerin başında geliyor. Yaratıcılık yönÜ olmayan, taklit ÜrÜnlerin veya yabancı tasarımcıların gönderdiği modellerin Üretilmesinin katma değeri dÜşÜk ÜrÜne neden olacağı ve İzmir'in 'gelinlik merkezi' anlayışına zarar vereceği belirtiliyor.

Markalaşma zarar görÜr

Fasoncu durumuna dÜşmenin İzmirli firmaların markalaşması sÜrecini baltalayacağını vurgulayan Nedim ÖrÜn, mÜnferit olarak yaşanan bu olayların şimdilik önemsenecek miktarlarda bulunmadığını kaydetti. İzmir'deki gelinlik Üretim yapısının fason dikmeye uygun olmadığını açıklayan ÖrÜn, “Konfeksiyonda kapasite satışı da denilen fason ihracat, son 10 yılda yerini markalaşmaya bıraktı. Marka ÜrÜn satmanın karlılığı ve katma değerinin de yÜksek olması sektörÜn bÜyÜmesini hızlandırdı. Bilindiği Üzere gelinlikte, Avrupa uzun yıllar Üretimini Çin'e yaptırıyordu. TÜrkiye coğrafi yakınlığı nedeniyle artık daha fazla tercih edilmeye başlandı. Bu da fason Üretim için yabancı firmaları İzmir'e yöneltmiş olabilir” dedi.

Gelişim Ortadoğu odaklı

Yabancı markalar yerine firmaların kendi markalarını yurtdışında satması gerektiğine inandıklarını söyleyen ÖrÜn, “Biz de gelinlik satmak Üzere İsviçreli bir mÜşteriyle anlaştık. Kendi markanızla ve katma değeri yÜksek ÜrÜnlerde fasoncu olmanız zaten İzmir'in lehine olmaz. Halen 20'si konsantre olmak Üzere 80 Ülkeye az ya da çok miktarda gelinlik ihraç ediliyor. Neden kendi markamızı satmak varken fason Üretim yapıp başkalarına kazandıralım?” diye konuştu. Marka satmaktan yana olduğunu vurgulayan ÖrÜn, İzmirli firmaların Rusya, Ukrayna, İran ve Azerbaycan pazarlarında marka olabileceklerini belirtti. İzmir'de pazarın gelişiminin ağırlıklı olarak Ortadoğu Ülkelerinde olduğunu söyleyen ÖrÜn, geçtiğimiz yaz Libya, Mısır, Suudi Arabistan, İran ve Azerbaycan'dan ciddi alıcıların İzmir'e geldiğini; vitrinlere ilk kez İngilizce ve Arapça yazılar yazılmaya başlandığına dikkat çekti.

Avcı, sıcak bakıyor

İzmirli firmaların yÜzde 10-15'inin fasona yöneldiğini kaydeden Mimar Kemalettin Moda Merkezi Derneği Başkanı İzzet Avcı ise şu değerlendirmelerde bulundu: “Maelesef iç piyasadaki satışlarda uzun vade ve karşılıksız çek problemleri sıkça yaşanıyor. Fakat iş yaptıkları yabancı ortaklar parayı nakit veriyor. Firmalar iç piyasada aynı miktarda satışın parasını 1-2 sene sonra alırken, yabancı alıcıların bu paranın bir kısmını işe başlamadan, diğer kısmını ise sipariş teslim edilir edilmez ödÜyor. Yabancı alıcı kendi kreasyonunu getirip sorunsuz şekilde işi hallediyor; parasını da hemen veriyor. İç piyasada ise çek sorunu, uzun vadelerle Üreticinin başı ağrıyor.”

Çok bÜyÜk markaların TÜrk fasoncularının bile yÜzlerce kişiyi istihdam ettiklerini dile getiren Avcı, yabancı firmaların İzmir'de yatırım yapıp atölye kurmak yerine gÜvenilir bir firmayla ortaklık yapma yoluna gittiklerini vurgulayarak, “Keşke yabancı ortak bulsak da hepimiz, fason dikim yapsak. Zaten Avrupalı firma bizim koleksiyonumuzdaki modelleri sipariş verse bile sadeleştiriyor. Sade modellerin de Üretimi çabuk ve zahmetsiz oluyor. İç piyasaya çok işlemeli, abartılı ve zaman alan gelinlik modelleri verilirken yabancı firmalar sade ÜrÜnleri tercih ediyor. Böylece zahmetsiz modelleri dikip gelinlik başına 150-200 lira kazanıyorlar. Zaten kÜçÜk atölyeler bu fason Üretimle ayakta kalabilmekte. O açıdan bu tÜr kÜçÜk atölyelerin yabancı ortak bulması onlar için hayati önem taşıyor” diye konuştu.
 

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER