© Kimse Duymasın 2020

Tıp dünyası İzmir'den çıkan buluşları konuşacak

İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi, Biyomedikal Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Hakan Oflaz, patentini almış olduğu “yumuşak doku sertlik ölçer cihazının” yanı sıra, çalışma ekibi ile yeni geliştirdikleri ve patent işlemlerini başlatmış olduğu Tip III Histerektomilerde (kanserli rahimlerde) kullanılan transvajinal manipülatörünü Tıp dünyasına kazandıracaklarının müjdesini verdi.

Yrd. Doç.Dr.Oflaz, geliştirdiği cihaz ile hekimlerin yumuşak doku muayenelerini elle yapmak yerine dijital olan bu araçla yapabileceklerini kaydetti. Yrd.Doç.Dr. Oflaz,“Yumuşak doku sertlikleri şu anda bir hekimin hastayı fiziksel olarak el ile muayene etmesi sonucu tanımlanmaktadır. Hâlbuki bu yöntem hem çağımıza uygun değil hem de tamamıyla sübjektif bir yöntem. Bu işlemi yapan bir medikal cihaz hem tanı doğruluğunu hem de hastanın güvenini artıracak. Bu alanda yaptığım araştırmalar ve tasarımlar sonrası elde ettiğim yeni medikal cihazın patenti bende ve dünyada özgün bir çalışma. Tıp literatürüne Türk bilim insanı olarak kazandırdığım medikal bir cihaz” dedi.

Kanserli rahimler için manipülatör”

Yrd.Doç.Dr. Oflaz, diğer TÜBİTAK projesinin ise İKÇÜ Elektrik-Elektronik Mühendisliği, Mekatronik Mühendisliği ve Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum bölümleri ile yürüttüğü kanserli rahimlerde kullanılan manipülatörün geliştirilmesi olduğunu açıkladı. Yrd.Doç.Dr. Oflaz, “Tasarladığımız mekanizma şu an cerrahide kullanılan teknolojiye göre çok çok üstün. Mevcut sistemde hasta ameliyat sonrasında oldukça zor, ağrılı bir süreç yaşıyor. Fakat geliştirdiğimiz medikal cihaz ile hasta ameliyat sonrası günlük yaşamına en hızlı şekilde geri dönüş yapabilir. Bu projede de son 6 aylık bir virajdayız. Sonrasında tıp bilimine yeni bir cihaz daha armağanımız olacak” şeklinde konuştu.

Sırada 3 boyutlu röntgen görüntüsü var”

Kişiye özel protez, implant ve ortez çalışmalarını da yürüten Yrd.Doç.Dr.Oflaz, proje destekleri ile kurmuş olduğu tersine mühendislik laboratuvarında, röntgen ve BT görüntülerinin üç boyutlu model ve kişiye özel cerrahi çalışmaları yaptıklarını belirtti. Yrd.Doç.Dr.Oflaz, “Örneğin skolyoz bir omurgaya sahip hastanın tomografi (BT) görüntüsü üzerinden omurgasını 1/1 ölçekli 3D modelini 3D yazıcı ile basıp cerrah ile ortak çalışmalar yürütüp o hasta için özel cerrahi planlama çalışmaları yapılmaktadır. Fakat tomografide hasta yüksek doza maruz kalması nedeni ile 3D model çalışmalarını ve 3D yazıcı ile basım çalışmalarını bundan sonra röntgen görüntüleri üzerinden yapacağım. Bu sayede bilgisayarlı tomografi (BT) için harcanan paraları hem hastalara hem de devletimize geri kazandıracağım. Yakın zamanda da bu işlemleri otomize bir şekilde kendi yapabilen bir medikal cihaz geliştirerek ürünleştirme ve patent işlemlerini yöneteceğim” dedi.

Yapay organ üzerinde çalışacağım”

Yrd.Doç.Dr. Oflaz, uygun çalışma laboratuvarı olduğu takdirde yapay organ çalışmalarına başlayabileceğini de ekledi. 3B Yazıcı ile en uç noktada yapılan çalışmaların yapay organ basımı üzerinde yürütüldüğünü açıklayan Yrd.Doç.Dr. Oflaz, “Solüsyon yerine hücre sıvısı ve diğer bileşenleri kullanarak yapay bir organ değil, organın kendisi basılabilir. Organ çiftliği çalışmaları olarak adlandırılan bu çalışmalar şu aralar deney aşamasında fakat çok kısa süre sonra kök hücrelerden artık insanların biyolojik yedek parçaları üretilebilecek. Benim de uygun laboratuvar alt yapım olsa, yapmış olduğum çalışmaları steril ortamda yürüterek yapay organ çalışmaları yapabilirim. İlerleyen zamanlarda bu yönde araştırmalarımı yönlendireceğim” şeklinde konuştu.

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER