Baktın…
Yol çıkmaz, geldiğin yöne dönersin…
Bildiğin yolda, sapmadan ilerlersin.
Bu doğruya çark etmektir.
***
Gördün…
Yol yaramaz, seni üzecek, sıkacak…
Girme fikrinden vazgeçersin.
Bu akıllıca çark etmektir.
***
Hissettin…
Gittiğin yolun sonu iyi değil, hayrı yok…
Şerrine yakalanmaktansa, aklından o yolu çıkarırsın.
Bu içgüdüsel çark etmektir.
***
Anladın…
İleride hiç ışık yok, karanlığa gireceksin…
İlerlemez ilk yola saparsın.
Aydınlığa doğru gider, varacağın yere mutlak yeni yol bulursun.
Bu makul çark etmektir.
***
Sıkıştın…
Yol başını belaya sokacak…
Alırsın geri vitese, döndürürsün burnunu gerideki rahat yöne.
Bu güvenceli çark etmektir.
***
Çeşidi çoktur çark etmenin.
İnsan yaşamında çark etmeler vardır.
Zamana, insana, paraya, şana, makama, korkuya göre ayarlanır.
Biz buna “fikrinden dönmek” demez…
“Kıvırdı, başı kalçası oynadı” yakıştırmasını yaftalarız.
Herkes düşüncesini değiştirme özgürlüğünde olsa da…
Çok sık, şaşırtıcı, karşısındakini yolda bırakan, salt çıkar amaçlı çark etmeyi doğru değil, yanlışa sapma olarak yorumlarız.
***
Çark ederek, çıkar çarkını döndürmek maharettir.
Çark etmenin inceliği, dönen diğer çarkları iyi bilmektir.
Doğru düzenlerde ahlaksız çark etme ayıplansa da…
Hayat çarkı, kader çarkı, karar çarkı, kişilik çarkı, karakter çarkını iyi tanımak gereklidir.
Sebebi; karşılaştığında hiç şaşırmamaktır.
Anında çark etmek…
Oynak, kıvrak tipler içir neşedir, zevktir.
***
İtibarı…
Çalkaladığı kadardır!
Yorum Yazın
Facebook Yorum