Adama hatırlatırlar:
İzmir’in en büyük ilçesi iken Konak’ta 5 yıl belediye meclis üyeliği yaptınız.
Hatta meclis başkanvekili oldunuz.
Sonraki 5 yıl…
Büyükşehir belediye meclis üyeliğine seçildiniz, yine meclis başkanvekilliğini üslendiniz.
On binlerce tüccarın kayıtlı olduğu İzmir Ticaret Odası meclis başkanı olarak…
5 yıl… 5 yıl… 5 yıl…
Toplam 15 yılı tamamladınız.
Bu arada…
Belirli kişi ve kurumların projelere milyonlarca lira destek hibesi dağıtan İzmir Kalkınma Ajansı’nın Yönetim Kurulu Başkanlığını yaptınız.
O da 5 yıl.
Toplarsan göreviniz 30-35 yıl.
***
İzmir’in bir ilçesinde belediye başkanlığına soyundunuz.
Nasip değilmiş olmadı.
Bir başka kısmet varmış.
AK Parti’den milletvekili adayı gösterildiniz, seçildiniz.
Bu kadar bilinmez, tanınmaz isim TBMM’ye İzmir temsilcisi olarak gönderilirken, size yakıştı.
Mücadelenin, hırslı emeğin karşılığını aldınız.
***
Yüce Meclis’te vekil yemini ederken, boynunuza Türk bayrağı astınız.
İktidar da, muhalefet de takdir etti.
Ayakta alkışlandınız.
***
İzmir’in vekili olarak önceki gün yine kürsüye çıktınız.
Doğduğunuz, mevki yaptığınız şehir için güzel sözler beklerken…
Adeta parça parça doğradınız.
Ankara’nın dünü, bugünü resimlerini kürsüden göstererek…
“İzmir gözlemcisi” Melih Gökçek’in ekmeğine yağ sürdünüz.
Belediye başkanını yere göğe sığdıramadınız.
İzmir için…
“Karman, çorman kent” dediniz.
***
İzmir’in 17 yıldır Büyükşehir olarak yönetildiğini söylediniz.
Oysa 1984’den beri büyükşehir. 32 yıldır.
Hiçbir hizmet üretilmediğini iddia ettiniz.
Eşiniz, dostunuz, birlikte dirsek çürüttüğünüz, kararlar ürettiğiniz seçilmiş-atanmışları söyleminizle bir kalemde sildiniz.
“ Bir gram değişiklik yapın” temenni-talimat karışımı hitabınızla, İzmir’i “ Dün neyse, bugün de o” diye özetlediniz.
***
Başkentin havası başkadır.
Büyük devlet adamları, başbakan, bakanlar adamın kafasını döndürür.
Oranın ortamı; öne çıkma, kendini patlatma-parlatma duygusunu yaratır.
İktidarın vekiliyseniz, yapılacak iş;
Şehrine hizmet taşımak, sorunlara çözüm olmaktır.
Sayın vekilim, aday iken sloganınızdı:
“ Başın düşerse dara, Necip Kalkan’ı ara”
***
Sayın Kalkan, İzmirli olarak iletiyorum.
İktidar sizin, hazine sizin, yetkiler sizin.
Görelim, katkınızla kaderi değişsin İzmir’in!
Yorum Yazın
Facebook Yorum