Yarın “8 Mart Dünya Kadınlar Günü”nü kutlayacağız. Yüce Atatürk’ün 95 yıl önce Türk Medeni Kanunu ile tanıdığı demokratik sivil hakların varlığının yaşatıldığı bu önemli gün, tüm gelişmiş ülkelerde 164 yıldan beri kutlanıyor. Birleşmiş Milletlerin de destek verdiği “164’ncü Dünya Emekçi Kadınlar Günüyle” ilgili olarak; biz Türkiye’de ki ilk kutlama çalışmalarını 53 yıl önce 1968 yılında Gazeteci Arkadaşım Duygu Asena ile birlikte muhabir olarak doğu ve güneydoğu illerini gezerek mağdur kadınlarımıza tek tek haklarını anlatarak başlatmıştık. 50 yıl önce Türkiye’de ilk kez ,“Golden Mercury İnsan Haklarının Tanınmasına Katkı Üstün Başarı Ödülü”nü almış Canım Arkadaşım Duygu Asena’yı Ben, her 8 Mart’larda rahmet ve minnetle anarım. Bilmiyorum Bu yıl ki etkinliklerin de geçmiş yıllar da olduğu gibi birbirleriyle çatışarak erozyona uğrama tehlikesi olacak mı? İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin, İlçe Belediyelerinin ve bazı demokratik sivil kitle örgütlerinin yaptığı çok kaliteli ve çok kapsamlı etkinlikler geçmiş yıllarda hep aynı saatlere rastlıyordu. Dolayısıyla zaten sınırlı ve kısıtlı olan izleyicileri Biz kendi kendimize dağıtıyoruz. Daha güçlü ve daha çok ses getirici sonuçların alınabilmesi için artık; İzmir’de de bu tür etkinliklerle uğraşanların çok önceden bir araya gelmeleri ve bu tür etkinlikleri daha özgün hale getirmeleri gerekiyor. Halk yararına yapılacak tüm etkinliklerin koordinasyonu, aylar öncesinden sağlanmalıdır. Ben; İzmir bürokrasisinde yıllarca Protokol ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü yapmış bir kişiyim. Bizlerin çalışma döneminde her şey koordineli yapılır ve paylaşılırdı. Aklın, mantığın ve iletişim kolaylıklarının oldukça güçlenmiş olduğu günümüzde artık bu tür israf ve erozyonları önlemek gereklidir ve zorunludur.
Bu gün 7 Mart Pazar. İslam dini için büyük önem arz eden, iyilik, güzellik, hayır ve bereket ifade eden, mübarek“üç ayları”, “kutsal Kandil günleri” ile birlikte yaşıyoruz. Üç ayların ilk ayı olan “Recep Ayına” geçtiğimiz haftalarda, şehit acılarının da yaşandığı bir “Regaip Kandili akşamı” ulaşmıştık. Önceki gün de acı bir Helikopter kazasında memleketimizin en değerli komutanlarını ve askerlerini kaybettik. Halen devam eden pandemi ölümleri ile acı ve hüzün dolu günler yaşıyoruz. Devletimizce belirlenen ve alınan pandemi önlemleri içinde, inşallah yavaş yavaş normal günlere döneceğiz. Önceki yılın 7 Mart’ını da Ben hep hüzünle hatırlarım. Maalesef çocukluk arkadaşım ve İzmir’in en çok sevilen en yararlı kişilerinden birisi olan, duayen turizm otoritesi ve İzmir’in ilk diplomalı mihmandar turizm rehberlerinden olan Ali Engin Nural Kardeşimi kaybetmiş olmanın acısını yaşamıştım. Çok başarılı bir tercüman rehber olan Ali Engin Nural, şimdilerde Çiçekliköy, Yakaköy olarak kahvaltı ve organik yiyecek sektörünün merkezi olarak bilinen bölgenin yıllar öncesinden öncü ve önderi olmuştu. Nasipse Bugün; Ali Engin Nural’ın kabrini vasiyeti üzerine defnedildiği Yakaköy Kabristanı’nda ziyaret edeceğiz. Geçtiğimiz hafta; tesadüfen üçü de ard arda günlerde hayata veda etmiş, Ege’li üç başarılı, çalışkan, sempatik, bilgili ve birikimli Belediye Başkanlarını ölüm yıldönümlerinde andık. Önce Manisa’da 2 dönem belediye başkanlığı yapmış. Manisa’yı organize sanayi, konut üretimi ve turizm alanlarında kalkındırmış olan Av. Ertuğrul Dayıoğlu Başkanımızı 5’ci hasret yıl gününde yad ettik. Ardından 13’ncü ölüm yıl gününde İzmir’in “Efsane”, “Koca Reis” ve “Halkçı Alyanak” yakıştırma isimleriyle anılan, unutulmaz Belediye Başkanı İhsan Alyanak Başkanımızı andık. 35’nci hasret yıl gününde ise, yine İzmir’in hizmetleriyle efsaneleşmiş Belediye Başkanlarından, “Asfalt Osman” ya da “Büyük Başkan” isimleri ile anılan efsane Belediye Başkanı Osman Kibar’ı andık. Osman Kibar’da, İhsan Alyanak’ta siyasi görüşleri farklı olduğu halde hizmet dönemlerinde birbirleriyle çok iyi anlaşmışlar ve dayanışma içinde İzmir’in altyapı, su, kanal, ulaşım, fuarcılık, konut, turizm, beslenme ve habitat sorunlarını çözmüşlerdi. Sportif kalkınmaya da önem vererek İzmir’de Akdeniz Olimpiyatları düzenlenmesini sağlamışlardı. 13 önce; l2 Mart 2008 günü, 71’nci Doğum gününde, İstanbul’da tedavi edilmekte olduğu hastanede hayata veda eden İzmir İş ve Ticaret yaşamının duayen isimlerinden, kentsel, spor ve futbol kültürümüze öncü-önder - lider ve “Ağabeylik” vasıflarıyla kalite kazandırmış, gerçek bir “Cumhuriyet Beyefendisi” olarak çok yakından tanıdığım “Esin Özgener”Ağabeyimin On üçüncü hasret yıldönümü 12 Mart Cuma günü, Bu yıl; pandemi korunma önlemleri nedeniyle, her yıl olduğu gibi Işıkkent Kabristanı’nda kalabalık gruplar oluşturarak anmamız maalesef mümkün değil. Bu yıl 12 Mart 2021 Cuma günü, Işıkkent Kabristanında ki, Esin Özgener’in kabrine ancak küçük ziyaretler yapabileceğiz. “İzmiri Sevenler Platformu” tarafından, Altay Sosyal Dayanışma, Kültür ve Spor Derneği’nin de destekleriyle her yıldüzenlediğimiz Esin Özgener’i Anma etkinliğimizi gelecek yıl gerçekleştireceğiz. İzmir Tabibler Birliği’nin öncülüğünde, her yıl geleneksel olarak kutlanan “14 Mart Tıp Bayramı “ etkinliklerine bu yıl da pandemi konseptli sergi ve konferans etkinlikleri ile devam edilecek. Önümüzdeki Cuma günü; 12 Mart 1921 günü kabul edilmiş olan İstiklal Marşımızın 100’ncü yıldönümünü kutlayacağız. Önümüzdeki Cumartesi günü ise; 13 Mart 1900 günü İzmir Urla’da doğmuş olan, Nobel Ödüllü İzmir’li Sanatçı Yorgo Seferis’in 121’nci yaşını kutluyoruz. 5 yıl önce, 13 Mart 2015 günü yitirdiğimiz Arkeoloğ, İzmir Sevdalısı, Yazar ve öğretim üyesi Şükrü Tül’ü, Kemeraltı 2’nci Beyler Sokağında Cem Üsküp’ün Antika Galerisinde birbirimize mesafeli yaklaşımlarımızla seviyeli olarak anacağız. Ayrıca; 12 yıl önce 13 Mart 2007 günü yitirdiğimiz ünlü işadamı ve KSK’li Spor Yöneticisi Önder Baysoy’un Menemen’de bulunan kabrini de ziyaret ederek anacağız. 14 Mart pazar günü ise, 8’nci hasret Yıldönümünde, İzmir’in sevilen simalarından, eski Vali ve Emniyet Müdürü, iyi ve kaliteli, dost Ağabeyimiz Kamil Acun’u, Kuşadası’na giderek kabrinin başında anacağız. Önümüzdeki hafta, 18 Mart’da ise; Çanakkale Zaferi’nin 106’ncı yıldönümünü kutlayacağız. Ayrıca 24’nci ölüm yıl gününde eski İzmir Baro Başkanı Av. Kasım Sönmez’i ve 7’nci ölüm yıl gününde İzmir, K.S.K.’li ünlü futbol Yıldızı Burhan Gürel’i anacağız. Evet; 12 Mart Cuma günü, On Üçüncü ölüm yıldönümünde anacağımız Esin Özgener; Türkiye'nin geleneksel ihraç ürünlerinden tütünün ve tarıma dayalı sanayinin duayenlerindendi. Ege Tütün İhracatçıları Birliği’nin kurucularındandı ve 1970 - 1999 yılları arasında 25 yıl Ege Tütün İhracatçıları Birliği’nin Başkanlığını yapmıştı. Esin Özgener, İzmir’de pek çok sivil toplum hareketinin öncüsüydü. İzmir’in eski belediye başkanlarından Osman Kibar’ın kızı Merhume Bige Kibar ile evli olan Esin Özgener, Zeynep Baykal ile Mahmut Özgener’in babasıdır. 12 Mart 1937 yılında İzmit'te dünyaya gelen Esin Özgener ilginç bir tesadüf sonucu 71’nci Doğum Yıldönümü olan 12 Mart 2008 günü hayata veda etti. Milli Mücadeleye katkı koymuş çok köklü bir ailenin çocuğu olan Esin Özgener’in Babaannesi Hatice Özgener Hanım, Atatürk’ün takdirine mahzar olmuş , Atatürk tarafından 1935 yılında Cumhuriyetin ilk Kadın Milletvekilliğine seçtirilmiş öncü, önder ve lider kadınlarımızdan biriydi. Babası Mahmut Cemal Özgener ise Türkiye’nin ilk Ziraat Mühendislerinden olup Macaristan’da eğitim görmüş ve Türkiye’de Cumhuriyetin ilk yıllarında pek çok zirai tesisin kurucusu olmuş öncü ve önder özellikli mükemmel bir kişilikti. Annesi Zeynep Hanım ise Türkiye’de ilk kadın hareketlerini başlatmış örnek Cumhuriyet kadınlarından biriydi. Tüm bu özelliklerine karşın Esin Özgener son derece mütevazi bir yaşam sürdü. Zenginliğin asla şımartmadığı, çok iyi eğitim almış evlatlar yetiştirdi. Herkesin yardımına koşan Fakir Fukara dostu bir kişi olarak toplumun öncü ve önder kişilerinden oldu. Çok sevdiği Eşi Bige Kibar Özgener’in vefatından sonra kanser hastalığına yakalandı. Ancak son günlerine kadar sosyal faaliyetlerini ve görevlerini sürdürdü. İş hayatının yanında sosyal hayatta da aktif görevler alan Esin Özgener, Ege Tütün İhracatçıları Birliği'nde dönemler halinde 25 yıl başkanlık yaptı. İzmir'in en köklü spor kulüplerinden “Altay Spor Kulübü”nde defalarca başkanlık yapan Özgener, vefat ettiği güne kadar Altay Spor Kulübü Divan Başkanlığı görevini yürüttü. İzmir’i Sevenler Platformu’nun 1983 yılında Dr. Behçet Uz, Mazhar Zorlu ve Sancar Maruflu ile birlikte kuruculuğunu yapan Esin Özgener, 74 yıllık “İzmir İl Fakirlerine Yardım Derneği”nin de Denetleme Kurulu Üyesiydi. Esin Özgener, Buca'da “Ege Tütün İhracatçıları Birliği İlköğretim Okulu”nun yapımına ve Milli Eğitim Bakanlığı'na bağışlanmasına öncülük etti. Kızı Zeynep Baykal'dan Mert Baykal ve Aslı Baykal, oğlu Mahmut Özgener'den ise Cem ve Can Özgener isimli 4 torun sahibi olan Esin Özgener çok iyi derecede İngilizce biliyordu. İzmir’in Esin Özgener gibi temel taşlarını maalesef böyle tek tek kaybediyoruz. Esin Özgener’i ve anılmaya ve daima yaşatılmaya değer tüm İzmir’lileri rahmet ve sevgiyle anıyorum. Ailelerine ve sevenlerine bir kez daha başsağlığı diliyorum. İyi bir haftasonu dileklerimle, Sevgiler.
Yorum Yazın
Facebook Yorum