47 yıl önce çevrilen, Kadir İnanır ve Türkan Şoray'ın oyunculuklarıyla sinemaya uyarlanan, Kırgız yazar Cengiz Aytmatov'un ölümsüz eseri "Selvi Boylum Al Yazmalım"da unutulmaz bir performans sergilemişti Ahmet Mekin.
Sinema otoritelerine göre de; "hep bir heyecanı ve umudu" simgeler:
İlyas'ın(Kadir İnanır) Aldırma Gönül yazan kamyonu, Cemşit'in Samet için boyadığı salıncak, kırmızı çıngırağı ve Asya'nın al yazması..."
Filmin müziği yine bir efsane; Cahit Berkay 'a aittir.
Mekin'e göre, Türk halkı bu filme "çok fazla değer" vermiştir.
Anlatıyordu aktör;
"Hikaye çok güzel... Senaryo iyi...
Yönetmen çok iyiydi... Oyuncular da yerine oturmuştu.
Müzik de çok iyiydi...
Her şey çok iyiydi...
O zaman üzerimdeki gocuğu da şantiyenin başındaki taşerondan almıştım hatta çocuklarının ve eşinin yaşadığı evi boşaltmıştı filmin çekilmesi için."
Senaryoda aşk ile emek çok iyi işlenmiştir filmde.
Yıllardır da hâlâ izleniyor bir o kadar daha izlenecek!..”
xxxx
"Selvi Boylum Al Yazmalım"ın hafızalara kazınan repliğini bir kez daha anımsayalım;
"Mutluluk neydi; coşkun akan dere, sonbahar rüzgarıyla ürperen yaprak, cama vurup dağılan yağmur damlaları, bir yürek çarpıntısı...
Sonunda coşkun dere durulur, yapraklar kurur dökülür, yağmur diner güneş çıkardı.
Sevgi neydi; sevgi sahip çıkan dost, sıcak insan eli, insan emeği idi. sevgi iyilikti, sevgi emekti."
Asya seçimini yaptı. emeği seçti, çünkü sevgi emekti..."
İşte "Cemşit" o repliğin paslanmaz yüreklisiydi!
xxxx
6 yıl önce T24’teki röportajında "Selvi Boylum Al Yazmalım’ hâlâ izleniyor ve ağlatıyor. Eskinin büyüsü neden yok?” sorusuna verdiği yanıttır;
“O ruh başkaydı, bir daha yakalamak mümkün değil. Bir daha ne benzeri ne de yenisi yapılabilir. İnsanların bu filme duyduğu sempati nereden geliyor? Kalitesinden, gerçekliğinden. İçinde güzel bir aşk var, güzel bir yaşam var, güçlü bir kadın var. Kadın bir yaşındaki bebeğini kucağına alıyor ve sevdiği adamı terk ediyor. Öte yanda onu artniyetsiz koruyan bir adam var. Cemşit. O bakışlar, o diyaloglar, o dram...
Küçük çocuklar bile soruyorlar bana filmi.
Ne büyük gururdur oradaki Cemşit’i oynamak(…) ‘Sevgi neydi?
Sevgi emekti.’
Filmin en vurucu diyalogu.
Ama orada aslında bir sol propagandası vardı. Ama pek kimse anlamadı. ‘Emek her şeyin üstündedir’ vurgusu... Iskalandı. Onun dışında da her kadın ister bir Cemşit’i olsun. Her kadın bir Cemşit ister de, her adam bir Cemşit olabilir mi? Ondan emin değilim.”
xxxx
Bir başka röportajından;
Soru: Filmin hâlâ dillerde olmasının sebebi ne? Cengiz Aytmatov’un kalemi mi? Atıf Yılmaz’ın anlatısı mı yoksa Cemşit’in masumane duruşu mu?
Yanıt:
"Şimdi onu ben şöyle anlatıyorum.
Öncelikle Cengiz Aytmatov’un hikâyesi. İkinci olarak Ali Özgentürk’ün senaryoya aktarması.
Üç Atıf Yılmaz.
Dört çok iyi kamera ve müzik kullanımı.
Beşinci ve altıncı plan olarak da oyuncu seçimi.
Soru:
"Selvi Boylum Al Yazmalım’ın Rus versiyonunda; Cemşit’e hayat veren oyuncu, sizi arayıp rolü sizin kadar iyi oynayamadığını iletmiş. Bu hikâyenin aslı nedir?"
Yanıt:
"Rusya’dan bir ödül vermişlerdi bana ama çalıştığımdan dolayı gidememiştim.
Sonra bir Sovyet konsolosu geldi.
Hem aldığım ödül için kutlamak istediğini, hem de benim oynadığım rolü oynayan oyuncudan bir mektup getirdiğini söyledi. Mektupta, 'Bu rolü sinema, tiyatro ve televizyonda oynadım ancak sizin kadar başarılı yorumlayamadım, sizi canı gönülden kutluyorum' yazıyordu. Benim hayatımda aldığım en büyük değerdir bu. Hatta sinema yaşamımdaki en özel andır bile diyebilirim..."
xxxx
Oyunculuk anlayışını bir cümleyle şöyle aktarır Ahmet Mekin;
“Benim oyunculuk sistemim; oynamadan oynamak, o yüzden rol kesmeye gerek yok.”
Sinema yapmaya başladığı yıllarda İngiltere’den teklif almasına rağmen ailesini bırakıp gitmeyi göze alamamıştır.
200 filme imza atmıştır bugüne kadar.
TV dizilerinde de çok sevilir.
Her rolün hakkını vermiştir!
"Gözleriyle oynayan aktör" olarak tanınır o beyazperdede
Ahmet Mekin!..
Rol gücüyle, duruşuyla bir Yeşilçam efsanesidir o.
Efsane bugün 92 yaşında...
Nice nice yıllara Büyük Usta nice yıllara...
Yorum Yazın
Facebook Yorum