Pandemiye ara verdik. O kadar çok görmek, ziyaret etmek ve anlatmak istediğim yerler var ki, şimdi onları sıralıyorum:
Mehmet Ali Paşa kavşağından girip Bekirpaşa’ya doğru giderken solda bir kunduracı var. Her geçtiğimde kapalı idi. Oraya uğrayıp bir ayakkabı fırçası satın almak istiyordum. Önceki gün önünden geçtim. En kısa sürede oraya gidip alışverişimi yapacağım.
Kendilerine “Sihirbaz” dediğim terzi dostlarım var. Çalışma koşulları nedeni ile onlarla buluşamadım. Çay ve kuru pasta eşliğinde bazı giysilerimizin kısa sürede istediğimiz ölçülere getirilmesi ve tadilatındaki hızı inanılmaz idi. Bu yüzden onlara “Sihirbaz Terzi” diyorum. Şimdi normale döndük. Uzun süredir orada bekleyen bazı giysilerim yeni haline kavuşacaklar.
İzmit’te 2000 yılından bu yana yaşıyorum. Hatta buna bir yıl daha geriye doğru giderek başlarsak o günlerden bu yana berberim aynı. Santral’dan yukarıya doğru çok dar bir yol ile Akçakoca’ya doğru çıkılıyordu. Otomobilimle Ankara’dan gelip, Santral’dan sağa doğru dönünce sol tarafta aralarında bir yorgancı bulunan iki berber dükkânı gördüm. Aracımı park ettikten sonra yorgancıya girip, burada uzun yıllar çalışacağımı ve bir berbere ihtiyacım olduğunu söyledim. Yorgancı alttaki berberi önerdi. O zaman 3 kardeştiler şimdi 3 ayrı yerde berber dükkânı açtılar. Ben Santral’da bulunan ortanca kardeşe gitmeye devam ediyorum. Tavsiye ederim.
Yukarıya çıkıp Akçakoca eteğine vardığımızda orada bulunan iki market ailecek çok ziyaret ettiğimiz mekanlar oldular. Ben altta olanını tercih ediyorum. Ama kiraz söz konusu olunca üsttekine gidiyoruz. Fakat bayramdan bir gün önce ile bayramın ilk günü arasında Kirazın fiyatındaki 2 TL’lik artışı sorduğumda aldığım cevap çok hoşuma gitti: “Bayram geldi böyle oldu…”
Çoğu kez spor giyinerek çalışmakta olmama rağmen gömlek tüketimindeki artışı kuru temizlemeci dostumuza olan ziyaretlerin çokluğuna bakarak anlıyorum. Gömlekler dışında diğer giysilerimizin temizlenmesi ve ütülenmesi için yıllardır aynı kuru temizlemeciye gidiyoruz. Uzun süredir kaç gömlek verdik, kaç pantolon bıraktık demiyoruz. Bir kâğıt torbaya yerleştirdiğimiz gömlekleri bırakıyor, ardından eğer fırsat bulabilirsek uğruyor, ütülenmiş halde geri alıyoruz. Herkesin böyle bir esnaf dostunun olmasını diliyorum.
Kitaplarımın, dosyalarımın, bazı küçük aletlerimin bulunduğu bir mekânı, kitabımı bitirmek için kullanmayı planlarken Pandemi üzerimize çöktü. İki yıldır en fazla 2 kez uğrayabildim. O da birkaç kitabı almak için. Yanındaki evde oturan komşumun oto yıkamacı dostumun ağabeyi olduğunu öğrendim. Ne kadar güzel bir tesadüf… Evin çaprazında yer alan kahvedeki çayın tadı hala aklımda.
Bayramda sözünü ettiğim yerleri ziyaret edeceğim. Maskelerimizi takacağız… El öpmek ve öptürmek yok, sarılmak hiç yok… Belki yumruklaşabiliriz…
İyi ve mutlu bir bayram dilekleri ile…
Yorum Yazın
Facebook Yorum