Galatasaray Odeabank’ın, “Avrupa Basketbolu”nun en büyük 2. Kupasını “ilk kez” Türkiye’ye getirmesinin mutluluğu sadece basketbol severler değil, tüm ulusumuz yaşadı.
Abdi İpekçi Spor Salonu’nu dolduran “Cim –Bom’a gönül verenler” maç boyunca “6. Adam” olarak görevlerini en iyi şekilde yerine getirdi. Ergin Ataman ve ekibine büyük destek olup, zaferin kazanılıp da, yaşanmasına katkı sağladı.
Başta futbol takımının as oyuncuları olmak üzere, pek çok branşta sarı kırmızılı formayı giyen sporcuların alkışladığı sarı kırmızılı basketbolcular, ilk maçta -4 olan dezavantajını +5 avantajına döndürmek için süper başlangıç yaptığı oyunda maçı ilk periyotta kopardı…
Oyun içinde “gel-git”ler yaşamış olup, 18 sayılık farklar üçe beşe kadar inse de, Galatasaray oyun inisiyatifini elinden bırakmadı, “sert savunma” ve gerektiği anlardaki sayılarıyla zafere imzasını attı…
Her ne kadar 40 dakika (dört periyot) sahada ter döken oyunculardan sadece ikisinin (Sinan Güler ve Göksenin Köksal) Türk olması küresel dünyanın artık bir vazgeçilmezi… Gönül arzu ederdi ki, bu oyuncuların hepsi, hiç olmazsa da çoğunluğu Türk olsun…
Şampiyonluk getiren ve sahada terinin son damlasına kadar mücadele eden yabancı oyuncular Schilb, Micov, Lasme, Davis, McCollum, Jerrells’i alkışlamak gerekir… Hele hele maç sonundaki saha içi kutlamalarında Lasme’nin seyirciye “üçlü çektirmesi”yle, çalan oyun havasında göbek atması görülmeye değerdi…
Erkek basketbol takımları Efes Pilsen (1996 Koraç Kupası) ve Beşiktaş’ın ( 2012 Eurochallenge) ardından Avrupa’dan 3. Kupayı getiren Galatasaray’ı yürekten kutluyoruz…
Basketbolla devam edelim…
Ligin son şampiyonu Pınar Karşıyaka, bu sezon oyuncu sakatlıkları ve yabancı değişimleri nedeniyle beklenen başarıyı yakalayamadı. Yine de zirveden kopmamak için uğraş veren yeşil kırmızılıların gerçek gücünü play oflarda göstermesini bekliyoruz.
Basketbolumuzun en üst liginde bir diğer Ege temsilcisi Uşak Sportif bu yıl da başarılı çıkışını sürdürdü. Sezon içinde “Ekonomik sıkıntı” yaşamasına karşın, Uşaklı beden eğitimi öğretmenleri antrenör Ozan Bulmaz ile menajer Fatihhan Erdoğan ikilisinin uzun yıllardan bu yana uyumlu çalışması takımın en önemli iskeletini oluştururken, “Uşak Basketbolu” ve takımın ayakta kalmasını da sağlıyor.
TBL’de bir “istikrar abidesi” olan Gelişim Koleji yine mütevazı bütçesiyle beklenen başarısını gösterdi. Büyük bütçelerle kurulan Socar, son transfer hamlesiyle alt sıralardan kurtulmayı başarırken, ligin tehlikeli hattından uzaklaşıp play off bölgesinde en iyi yeri aramaya başladı. Gediz Üniversitesi başarısıyla bir üst lig için ”neden olmasın” sinyalleri vermeye devam ediyor… Aynı şekilde Denizli Basket ve BEST Balıkesir de play offlara iddialı durumda girme şansını yakaladı. Afyon antrenör değişikliğinden sonra kendine geldi. Hayal kırıklığı yaratan tek takım, ligin gediklisi Akhisar Belediyespor oldu. Sürpriz galibiyet almamış olsa son haftalara “ecel terleri” dökerek girecekti…
Bostanlıspor’un lehine çekilmesiyle 2. Lige giren Pınar Karşıyaka’nın A takım ve milli oyuncularının da yer aldığı Pınar Karşıyaka Gelişim’in ligden düşmesi “İzmir ve Ege Basketbolu” için en üzüntü verici gelişmesiydi.
İzmir Büyükşehir Belediyespor ve Muğla Ormanspor da oluşturdukları kadroların aksine başarısız bir sezon geçirdi. Ormanspor son anda play offa kaldı ancak ilk turda veda etti.
Bayanlarda Urla Belediyespor ve Edremit Belediyesi Gürespor zaman zaman parladıysa da beklenen başarının altında kaldı. Bölgesel Lig olarak başlayan, 2. Lig olarak devam eden kadınlardaki mücadelede ilk kez lige katılan Bayraklı Belediyespor ile Urla Peraspor da düşük bütçeleriyle kendi çaplarında başarı oldu… Bodrum’da Yiğit Özmen daha önce erkeklerde yakmayı denediği ve başarılı olamadığı “basketbol ateşi”ni bu kez bayan basketbol yatırımıyla alevlendirdi. Bakalım finaller Bodrum’u üst lige taşıyabilecek mi?..
Yorum Yazın
Facebook Yorum