Seni hep bu gülümsemenle hatırlayacağız
NECO'm...
Meslek Büyüğümüz
Okan Yüksel Baba, sıkça kullanır şu sözü;
"Ormana bakarsanız,
ağaç görünmez. Topluma bakarsanız insan!"
Çağın azgın devinimlerinde hayatın akışı bizlere hep tek tek "ölüm haberi" duyduğumuzda yanıtını bulur.
İşte son duyduğumuz bir ölüm haberi de -Baba'nın ifadesiyle-
"mutlu olmak varken"i değil, "ölürsünüz de ama yaşarsanız da"yı seçenlerden...
"Bir can dostumuzdan" geldi.
Sevgili Kardeşim
Meslektaşım,
ta Basmane Agora Pazaryeri'nden...
O çocukluk günlerimizin...
Hep gülümseyen, gülümseten yüzü...
Benim,
Salih Debreli 'nin, TC Nuri Üner ' in, Seyhan Akcayuzlu 'nün...
"Neco" diye hitap ettiğimiz...
Nejat Bekmen'den!..
**
Yaşlılar ölüme gidermiş, ölüm gençlere gelirmiş derler ya hep.
Geldi işte,
Neco'ya geldi.
Bir dostluk ustası...
Bir yürek işçisi...
Yaşamda direnci, onuru ile...
Ahmed Arif'in dizelerindeki gibi "dört yanımız puşt zulası" iken
ve de Nâzım'ın dediği gibi "bir ağaç gibi tek ve hür" yaşama bilincine sahip "güzel insan" Neco'ya geldi...
**
Bugün bir başka hüzünlüyüm.
"Hüzün ki en çok yakışandır bize, belki de en çok anladığımız"...
Hilmi Yavuz Üstat'ın dizelerindeki gibi.
Böyle habersiz ölümünü duyacağım asla aklından geçmezdi be Neco.
Sevdiklerinin, sevenlerinin de!..
**
Seçkin, yarım asırdan öte dostu, çok sevgili Neco'muzu kalplerimize uğurluyoruz içimiz yana yana...
Ernest Hemingway;
“Her insanın hayatı farklı bir şekilde sona erer.
Onu başkalarından farklı kılan,
nasıl hayat yaşadığı ve nasıl veda ettiğidir.” der...
Hayatı yaşanmaya değer kılan ender bir insandı Neco'muz!
Bizi bu gidenler öldürür...
Ah...Ahhh...
Yorum Yazın
Facebook Yorum